Neden Daha İyi Dansçılar? – 1

0
298
Tango topluluğunda, şöyle bir inanış vardır: “Sadece kendi seviyemdeki dansçılarla dans etmektense, kendimden daha iyi dansçılarla dans edersem,  dansım çok daha hızlı gelişecektir.”  Veya “Tecrübeli dansçılar, tangoya yeni başlayanlarla daha sık dans etmek mecburiyetindedirler. Yoksa zavallı yeni dansçılar, sadece kendi seviyelerindeki dansçılara takılıp kalırlarsa nasıl ilerleyebilirler ki?” Bir kadın öğrencim, geçenlerde, şunları söyleyerek tango derslerini bıraktı: “Başlangıç seviyesindeki her takipçiye, daha en başından itibaren çok iyi bir lider verilmeli; bu adamların doğru düzgün dansçılar olmalarını bekleyeceksek, sonsuza kadar yolumuz var!”

Öğrenme eğrileri de, bu durumu destekler nitelikte. Dansa yeni başlayan liderlerle, yeni başlayan takipçilerin öğrenme eğrileri nadiren benzerlik göstermekte. Liderler genelde, ilk birkaç yıl, dans etmeyi öğrenmekte, takipçilere kıyasla daha fazla zorlanırlar. Öte yandan, başlangıç seviyesindeki bir kadın dansçı, eğer ümit vaat eden bir yapısı varsa, aynı zamanda genç ve hoş görünümlüyse,  daha tecrübeli erkek dansçılar tarafından kısa sürede fark edilir. Şu hikayeyi çok sık duymuşsunuzdur: “Dansa ilk başladığı zamanlar, bütün iyi erkek dansçılar onunla dans ettiler ve bu sayede çok kısa sürede gözle görülür derecede ilerleme kaydetti.”  Tabii aynı durum, dansa yeni başlayan erkek dansçı için de geçerli olabilir. Her ne kadar genç ve iyi görünümlü olmak işe yarasa da anahtar kelime “umut vaat edici” olmaktır. Bu, bahsi geçen kişinin, öğrenmeye hevesli olmak gibi kayda değer bir şeyler sunması anlamına gelir.

Sadece deneyimli dansçılarla dans ettiğinizde, tango becerilerinizin jet hızıyla ilerleyeceği fikri o kadar yaygın bir şekilde kabul görüyor ki, bu kanı yüzünden tecrübeli bir dansçı olarak sık sık komik durumlarla karşı karşıya kalıyorum. Milonganın birinde, hiç tanımadığım birisi gelip bana, “Sadece bir aydır dans ediyorum ve bir dans eğitmeniyle dans etmenin bana faydalı olacağı sonucuna ulaştım.” dedi ve kendisiyle dans etmeyi reddettiğim için beni bir de payladı: “Bu insanlar, siz onlara hiç dönüp bakmıyorken, nasıl iyi birer dansçı olabilirler?”  “Siz de dansa yeni başladığınız zamanlar, iyi dansçılar size yardımcı olmak için sizinle dans etmediler mi?” diye devam etti. Ben de şu şekilde cevap verdim: “Benimle dans ettiler çünkü ben genç, hoş ve aynı zamanda “dans geçmişi olan” biriydim.”

Peki daha iyi dansçılarla dans etmenin sizi daha iyi bir dansçı yaptığı gerçekten doğru mu?

Öncelikle, “daha iyi”nin ne demek olduğunu belirleyelim. Tangoda, dansçıların seviyelerini belirlemek için, bazı şeyleri fazlaca basite indirgeme yanılgısına düşüyoruz. Oysaki gerçekte, herhangi birinin danstaki seviyesini belirleyen çok fazla değişken bulunmakta. Teknik, bilinen farklı adımların sayısı,  liderlik veya takip etme becerisi ve müzikalite bilgisi, hiçbirisi tek başına belirleyici olamaz; ancak bunların hepsi birlikte kişinin tangodaki seviyesini belirler. Bir dansçının yeteneğini üzerinde bir kaç kontrol çubuğu olan bir DJ mikseri oları hayal edebiliriz.  Her çubuk, bu insanın deneyimine, yeteneğine ve adanmışlığına bağlı olarak daha alt veya daha üst pozisyonlara getirilebilen başka bir kabiliyeti temsil eder. Kontrol çubuklarına birkaç örnek verebilirim: Teknik, kelime dağarcığı, iletişim (yönlendirme/takip etme), tutuş, sarılma, müzikalite, pistte yön bulma, sosyal bağlar… gibi. Bunlara, işleri daha da karmaşıklaştıracak olan insan faktörünü de ekleyebiliriz. Tango ortamına uyum sağlayabilme becerisi hem sonradan öğrenilen, hem de hâlihazırda sahip olunan bir özelliktir.  Birçok durumda, partner seçiminde, iyi ya da kötü becerilerdense insan faktörü belirleyici olacaktır.

Dansçıları sahip olduğu tango bilgisine ya da ne kadar uzun zamandır tango yaptığına göre seviyelendirmek toy bir yaklaşım olacaktır. Gerçeğin çok daha karmaşık olduğunu biliyoruz. Siz de muhakkak, dans sırasında anlaşılması zor adımları oldukça kötü bir şekilde yapan insanlarla karşılaşmışsınızdır. Az bir hareket bilgisi çeşitliliğine sahip fakat müthiş bir tutuşa ya da müzikaliteye sahip dansçılarla da karşılaşmışsınızdır. Daha iyi” ya da “daha ileri seviyede” dansçılardan bahsettiğimizde, bunun birbiriyle eşit düzeyde olmak zorunda olmayan farklı yetenekleri içerdiğini bilmeliyiz. Siz biriyle dans etmeyi seçtiğinizde, tüm bu özellikleri içeren bir paket almış olursunuz. Daha hoş özelliklerle telafi edildiği sürece bazı eksiklikleri de kolaylıkla kabullenmiş oluruz.

Dikkatli bir liderin amacı, hareketin başarısını sağlamaktan ibarettir

Şimdi bütün bahsi geçen özellikleri sizden daha iyi olan bir partnerle dans ettiğinizde neler olacağına bir bakalım. Eğer sizden daha tecrübeli bir dansçıyla dans eden bir takipçiyseniz (ve bu durumla ilgili stres halinde değilseniz), hareketleriniz daha çabasız, daha doğru ve akıcı olacak, kendinizi daha dengede hissedip kolaylıkla müziğe uyum sağlayacak,  daha önce hiç olmadığı şekilde dans adımları atmanın mümkün olduğunu göreceksiniz. Tecrübeli bir dansçı, sizin hareketlerinizin yapabileceğinizin en iyisi olabilmesi için gerekli koşulları yaratacaktır.  Dikkatli bir liderin amacı hareketin başarısını sağlamaktır. Takipçinin olması gerektiği gibi dans edip edemediği ise ayrı bir konudur. Lider, seviyenizin çok üzerinizde olan adımlardan da kaçınacaktır. Denge veya pivotla ilgili sorunlarınız varsa ve lideriniz bunları kompanse etmiyorsa eksiklerinizi çok net bir şekilde hissedecek ve daha ne kadar ilerlemeniz gerektiğinin farkına varacaksınız. Lideriniz yetersiz noktalarınızı telafi ediyorsa büyülü bir şekilde bu eksiklerin yok olduğunu hissedeceksiniz ki bu şu anlamlara gelebilir: Birincisi liderinizin size açıkça yardımcı olduğu, ikincisi de hareketleri sadece ideal bir partnerle dans ettiğiniz müddetçe iyi bir şekilde yapabiliyor olduğunuzdur.

Eğer sizden daha usta bir takipçiyle dans eden bir liderseniz ve dans etmeye odaklanacak kadar rahatlamışsanız,  her türlü yönlendirmenizin muhteşem sonuçlar doğurduğunu görürsünüz. Uyguladığınız ufacık bir kuvvete anlamlı bir cevap gelir, en belirsiz düşünceleriniz lezzetli ve anlamlı bir şeye dönüşür. Daha önce hiç olmadığı şekilde liderlik yaptığınızı ve kendinizi müzikte çok daha kolaylıkla ifade ediyor olduğunuzu görürsünüz. Kendinizi muhtemelen gerçek bir dansçı gibi hissedersiniz. Denge, pivot ya da yürüyüşle ilgili problemleriniz hala yerinde duruyordur ama bu sorunların partnerinizi çok da etkilemediğini hissedersiniz. Dans deneyiminiz oldukça zevkli geçer. Tabii tüm bunlar, ancak takipçiniz, liderliğinizde eksik olan şeyleri telafi etmeye karar vermişse gerçekleşir ki tecrübeli bir dansçı dans teklifinizi kabul etmişse, muhtemelen yapacağı şey de bu olur.

Bu durumu daha iyi anlayabilmek için kendinizi bir yabancıyla onun anadilinde konuşurken hayal edin. Eğer o kişi, hatalarınızı göz ardı edip sizi anlamak için çaba sarf eder ve size ihtiyaç duyduğunuz kelimeleri, kalıpları bulmanızda yardımcı olursa, aranızda oldukça güzel bir konuşma geçer. Şayet en ufak bir hatanızı gözünüze sokan biriyle konuşursanız,   ne diyeceğinizi dahi unutursunuz ve konuşmanın tamamı ne söyleyeceğinize odaklanmaktan çok, nasıl doğru cümleler kuracağınıza dikkat kesilmekle geçer. Ve eğer bu kişi, sizinle sanki bu dil sizin ana dilinizmiş gibi konuşmaya başlarsa, söylenilenlere hiçbir şekilde hakim olamazsınız.

Yazan: Veronica Toumanova

Çeviren: Başak Kaplan

Makalenin devamı için tıklayınız.