TANGO DERSİ I En İyi İstanbul Tango Kursları

Yüzyıllık Tangonun Gençleri

8. Uluslararası Yapı Kredi Gençlik Festivali çerçevesinde 7 ve 8 Haziran Cemal Reşit Rey konser salonunda Mosalini Tango Şarkı ve Dans Grubu iki gösteri sunuyor. Asırlık tangonun temsilcileri –alışılagelmişin aksine- bu kez gençlerden oluşmakta. Evet, topluluğun kurucusu, şefi ve hocası Juan Josa Mosalini’yi saymazsak, müzisyenlerin yaş ortalaması 26-27 civarında. Ortaya koydukları performansa göre bu, tango için sürpriz sayılabilecek yaşlar. Zira tango çalmak, söylemek ve dans etmek (Arjantin tangosu) bu müziğin özyapısı gereği çok uzun yılları, deneyimleri, duyumları ve özel bir ilgiyi gerektirmekte.

Her şeyden önce Tanguero “Tangocu” olmak, tangoyu çok sevmek ve benimsemek lazım gelmekte. Bu gibi gösterilerde orkestra, tangonun en önemli iki unsurunu yüklenmek görevindedir:

Müzik ve yorum. Türk dinleyicisi, gençlerin bu işi nasıl mükemmelce başardığına bu akşam tanık olacak. Bu iddialı kanıya, topluluğun geçen yıl çıkan plağını dinlediğimizde varmıştık. 11 kişiden oluşan orkestrada, 4 Arjantinli ve 7 Fransız müzisyen yer almakta; 3 bandoneon, 4 keman, viola, vilonsel, kontrbas ve piyana. Gösteriyi tamamlayan şarkıcı Jose Luis Barreto ve dans çiftlerinden Claudia Codega ve Esteban Moreno Arjantinli. Diğer dans çifti Gisella Gras ve Michael Dunce ise Alman ve Şili asıllı. Gösterinin bütün başarısı bandoneonist, şef ve düzenleyici Juan Jose Mosalini’den kaynaklanmakta. Tıpkı Astor Piazzolla gibi klasik tangonun içinden gelen Mosalini, yakın bir tarihe kadar Paris’e açtığı “Trottorie de Buenos Aires” adlı gece kulübünde Gustavo Beytelman ve kontrbasçı Partice Caratini ile birlikte modern tangonun örneklerini Avrupa’da tanıtmaya çalışıyordu. 1943 Buenos Aires doğumlu Mosalini, müzisyen bir aileden gelmektedir ve tangonun tipik enstrümanı “bandoneon” çalmasını babasından öğrenmiştir.

17 yaşında profesyonel olan sanatçı, Arjantin’in en tanınmış orkestra ve şarkıcılarıyla birlikte çalışır: Jose Basso, Leopoldo Federico, Osvaldo Pugliese, Astor Piazzolla, Horacio Salgan, Edundo Rivero, Susana Rinaldi gibi… Bu yıllarda Buenos Aires’te bandoneonist Daniel Bineli ile birlikte Quinteto La Guardia Nueva adlı ilk topluluğunu kuran Mosalini, 1977’de siyasi baskılar nedeniyle vatanını terk ederek Paris’e yerleşir ve 1983’e kadar Arjantin’e dönmez. Mosalini, Paris’te diğer Arjantinli müzisyenlerle birlikte yeni tango toplulukları kurar ve ilk plağını çıkarır: Tango Rojo, 1982 yılından başlayarak da yukarıda sözünü ettiğimiz bandoneon, piyano ve gitar üçlüsü ile çalışmalar yapar.

Bu çalışmaların ilk ürünü olarak La Bordona ve İmagenes adlı tango albümleri ortaya çıkacaktır. Hemen kaydedelim ki Juan Jose Mosali’nin Fransız Büyük İhtilali’nin 200. yıldönümü dolayısı ile bestelediği La Parole Sacree adlı bir müziği de var. Juan Jose Mosali’nin bize Avrupa’daki en büyük başarısı, Fransa’nın kuzeyindeki Gennevilliers Konservatuarı’nda açılan “Bandoneon” bölümünün kurulmasındaki çabaları ve kürsü sahibi olarak oraya “profesör” atanmasıdır. Mosali’nin bundan sonraki plakları Violento ve Che Bandoneon adlarını taşımakta. (Bu sonuncusu solo bandoneon olarak).

Bu kez, İstanbul’da dinleyeceğimiz Juan Jose Mosalini büyük orkestrasının kuruluş yılı 1994. Repertuarda tamamen klasik ve enstrümantal parçaların yanında, Cuartito Azul, Patio Del La Morocha, Confesion, Maria gibi sözlü tangolara da yer verilmiş. Diğer bir ilginç olgu ise orkestrada 2. bandoneonist olarak Juan Jose Mosali JR’nin, yani maestronun oğlunun yer alması. Böylelikle tangoda ilk kez iki nesil buluşmuş oluyor.

1972 yılında Buenos Aires’te doğan Mosalini JR, Avrupa’ya ilk kez 1983’te ayak basmış. Fransa’da Chatillon Belediye Konservatuarı’nda müzik öğrenimini tamamlayarak Arjantin’in geleneksel müziğine yönelmiş ve bandoneon öğrenmiştir. Bu konudaki en büyük desteğinin babası olduğu hiç kuşkusuz. Arjantinli piyanist Osvaldo Calo ise Buenos Aires Ulusal Konservatuarı’nda öğrenim görmüş, 1977 yılında Astor Piazzolla ile birlikte geldikleri Paris kentine yerleşmeye karar vermiştir. Kontrbasçı Roberto Torno, Arjantin’te San Martin Konservatuarı’nda gitar öğrenimi ile başladığı müzik öğrenimine Paris Boulogne müzik okulunda devam etmiş bir müzisyen.

Orkestranın “Fransız kanadını” oluşturan ve yaylı sazlarda yer alan elemanlarına gelince: Bandoneonist Serge Alico hariç, kemanlarda Isabelle Leger, Nicolas Dupin, Anne Lepape, Juliette Wittendal, violada Sylvestre Verger, violonselde Cecile Girard, hepsi de Mosali’nin hocalık yaptığı Genellevilliers Konservatuarı çıkışlı, özellikle oda müziği alanında kendini kanıtlamış gençler, hepsinin de birkaç ödülü ve birinciliği var. Ama tangoyu da görev olarak değil, bilerek severek gerçek bir tangocu: “Tanguero” gibi yorumladıkları da duyumsanıyor. Grubun şarkıcısı ve dansçıları ünlü isimler değil. Ama onlarında maestro Mosali’nin mükemmel arayan titiz ayırımından geçtiğini biliyoruz. 1991 yılından itibaren Türkiye’ye gelen Viva El Tango, Tangomania ve Tango Pasion adlı gösterilerin ardından Mosalini Tango Şarkı ve Dans Topluluğu’nun da İstanbullu sanatseverlere düşlediklerinden fazlasını vereceğinden hiç kuşkumuz yok. Hatta sonradan birileri çıkıp da aptalca “Tango mu” diye sorsa da. Peşinen söyleyelim: Evet, tangonun gerçek müziği ve dansıdır bu akşam izleyeceğimiz.

FEHMİ AKGÜN
Cumhuriyet Gazetesi 07.06.1995

Exit mobile version