Viva El Tango Argentino

0
231

Evet, bu bir slogan değil, Türkiye’deki tangoseverlerin Eduardo Bianco’dann tam 40 yıl sonra (1988’de İstanbul Festivali’ne gelen Astor Piazzolla’yı saymazsak) karşı karşıya dinleyecekleri bir Arjantin tango orkestrasının sunacağı gösterinin adı. Tangonun iki büyük ustası, orkestra şefi, bandoneonist ve besteci Raul Garello ve tango şairi, gazeteci Horacio Ferrer’in önce mayısta Ankara’da, daha sonra İstanbul’da yapacakları bu gösteriye şef Raul Garello ile birlikte 6 kişilik bir müzisyen grubu katılmakta: Piyanoda Alberto Giaiomo, kemanda Julio Pereccini, flütte Miguel Angel Cosentino, perküsyonda Jose Pepe Corriale, kontrbasta Gabriel de Lio ve şarkıcı Gustavo Nocetti. Alicia Orlando ve Claudio Barneix dans ikilisini de unutmamak gerekiyor.

Son yıllarda tangonun temel sazı olan “bandoneon”lar bütün dünyada sesini yeniden duyurmaya başladı. Tango Argentino adlı müzik ve dans gösterisinin, Piazzolla ve Milva ikilisinin Amerika’dan sonra bütün Avrupa’da ve hatta Japonya’da gördüğü olağanüstü ilgi, Ankara Sanat ve Müzik Festivali’ni düzenleyen Sevda-Cenap And Vakfı yöneticilerinin de gözünden kaçmamış olacak ki otantik bir tango orkestrasının davet edilmesi için çalışmalara çok önceden başlandı.

Gelebilecek toplulukların içinden, önerimiz doğrultusunda da seçilen Raul Garello Orkestrası ve Horacio Ferrer ikilisinin 1 saat 40 dakika süren Viva El Tango adlı gösterilerinde, enstrümantal tangolar, sözlü tangolar ve dans edilebilir tangolardan seçilmiş bir repertuarda, geçen asrın sonlarından günümüze kadar, yaklaşık yüz yılı kapsayan bir süre dönemindeki tango bestecilerini ve şairlerini tanıtmak amaçlanmakta.

Bandoneonist, orkestra şefi, düzenleyici ve kompozitör Raul Garello, tangoda metodik ve klasik stile kendi kişisel tarzını katarak yeni bir düzenleme ve orkestrasyon ile adını kanıtlamıştır. Raul Garello, Troilo okulundan yetişmiştir. Doğal olarak onun hayranlarındandır. Anibal Troilo’nun orkestrasyon tekniğini ve idare tarzını benimser. Bütün özelliği ve ayrıcalığı orkestra düzenlemelerinde ortaya çıkar. İcra tarzı şaşırtıcı ve çarpıcı değildir, ama uzun süren çalışmaları sonucunda binlerce müzisyenin arasından sıyrılabilmiş ve ismini kabul ettirmiştir.

Garello, 1977’de 27 kişilik bir orkestra ile kendi besteleri olan Che Buenos Aires, Verde Nuevo, Margarita De Agosto, Muneca De Marzo, Pequena De Marzo, Bien Al Mango, Vaciar La Copa gibi tangoları içeren 4 uzunçalar yapmıştır. Bu saydığımız enstrümantal örneklerden başka bestecinin Dice Una Guitarra, Buenos Aires Conoce, Tiempo De Tarnvias gibi sözlü tangoları da var. Raul Garello’yu Arjantin’de üne kavuşturan diğer bir olay, Buenos Aires’in kuruluşunun 400. yıldönümü olarak kutlanan 1980’de, temelleri atılan devasa bir orkestranın, Orquesta Del Tango De Buenos Aires’in yöneticiliğine Carlos Garcia ile birlikte atanması…

1985’te yönetici olarak Fundacion Konex De Buenos Aires ödülünü alan Garello, 1988’de şair Horacio Ferrer ile birlikte Viva El Tango adlı albümü gerçekleştirdi. Daha sonrası turneler ve festivaller…

Viva El Tango adlı gösteriyi sunan, daha doğrusu bütünüyle paylaşan Horacio Ferrer ise bu kısa yazımızın sınırlarını çok aşan bir tango geçmişine sahip. Her tango meraklısının sahip olmayı düşlediği El Libro Del Tango adlı 3 ciltlik “Tango Ansiklopedisi” ise sayısı binlerle ölçülen şiir, makale, inceleme ve denemelerinin sadece biri.

Bu arada 1955 yılında, Piazzolla ile tanışan Ferrer’in yaşamında yeni bir sayfa açıldı. Bundan böyle Ferrer’in birçok şiiri bu usta müzisyenin notalarıyla ferrerölümsüzleşecekti: 1967’deki iki perdelik küçük opera olan Maria De Buenos Aires’i, Balada Mi Muerte, Balada Para El, Balada Para Un Loco, La Ultima Grela, Vamos Nina, Chiquilin De Bachin, La Bicicleta Blanca ve diğerleri izledi.

Yazımıza, başrollerini Arjantinli şarkıcı bandoneonist Ruben Juarez ve gene Arjantinli aktör Raul Julia’nın paylaştığı 1988 yapımı Tango Bar adlı filmden bir diyalogla son verelim: Filmde dünyanın birçok yerinde özellikle Hollywood’da yapılan tango dansları (Valentino, George Raft, Gene Kelly) gösterildikten sonra Antonio, arkadaşı Ricardo’ya sorar: Acaba bunlar hayatlarında gerçek bir tango dansı görmüşler mi? Ricardo cevap verir: Şüpheli…

FEHMİ AKGÜN
Cumhuriyet Gazetesi 23.05.1991