TANGO DERSİ I En İyi İstanbul Tango Kursları

Türk Tangosunun Yapısı

Tango birçok ülkede çok sevilmiş ve kabullenilmiştir. Bu sevgi ve kabullenme, tangonun yerel ritim ve müzik tadından etkilenmesi sayesinde de olmuştur. Tango yerel ritimlerden etkilenerek toplumun yapısını ve karakterini kendi içinde yansıtmıştır. Böylece uluslararası bir tango kültüründen ziyade, ülke çapında geçerli bir tango kültürü ve anlayışı da ortaya çıkmıştır.

Ülkemiz toplum yaşantısında dans Cumhuriyetin ilk yıllarından beri hızla tabakalara yayılmış ve gittikçe günlük hayatta daha fazla yer almıştır. Ancak, yıllar sonra ülkenin geçirdiği politik değişimler her alanda olduğu gibi sosyal cemiyet hayatında da son derece etkin olmuştur. Sonuç olarak Cumhuriyetin ilk yıllarında piknikte dahi salon dansı yapabilen dans ve müzik tutkunları bu görüntüyü günümüzde dahi veremez olmuştur.

Türk Tangosunun en önce göze çarpan karakteri, Türk harmoni ve tonlarından son derece etkilendiği ve bunlardan esinlenildiğidir. Besteciler ve düzenlemeciler, kitlelerce sevilen müzik tatlarını tango eserlerinde çekinmeden kullandılar. Türk müziğinin gelişimindeki tarihsel dokudan yararlandılar.Türk Tangosunun bir başka karakteristiği de kullanılan müzik aletleridir. Arjantin Tangosunun en önemli ve ana çalgısı bandoneondur. Bandoneon, bulunması ve çalınması son derece zor bir müzik aletidir. Bu yüzden Türk Tangosunda bandoneon yerine akordiyon kullanılmıştır. Akordiyondan gelen ve bandoneondan çok farklı olan ton ve uyum, Türk Tango orkestralarında çok farklı bir altyapı oluşmasına sebep olmuştur.

Bir başka karakteristik şarkıların sözlerinden gelmektedir. Türk Tangosunda sözsüz müzik bestesi neredeyse yoktur. Orhan Avşar, Türkiye’nin ilk bandoneon sanatçısıdır. Kendi ismi ile anılan bir de orkestrası vardır. Orhan Avşar, müzik ile uyumlu bir şarkıcı sesi bulamadığı zamanlar orkestrada şarkıcı yerine klarnet kullanmıştır. Arjantin Tangosu ile Türk Tangosu arasındaki en temel farklılık, dansın kendisindedir.

Arjantin Tangosunda karmaşık ve değişken adımların sebep olduğu dinamik ve vurgulu bir dans göze çarpar. Türk Tangosunda ise dans daha basittir ve temel adımların ve duruşların tekrarından oluşan bir sekli vardır. Bu görüntüsü ile Türk Tangosu dansı, Arjantin Tangosunun ilk çıkışındaki “quebradas” ve “cortados” bileşimine çok benzemektedir. Türk Tangosunun dansında kapalı (milonguero) tarz dans yoktur. Aslına bakılırsa, tutuş çerçevesini de bulmak çok zordur. Tutuş bay ve bayanın birebirlerine nazikçe dokunuş ve kibarca kavramalarından oluşmaktadır.

Türk Tangosunda sözler genellikle ask ve ayrılık temaları üzerinedir. Bunun dışında kalan temalara rastlamak az da olsa, elbette mümkündür. Örneğin Kadri Cerrahoglu bir bestesinde kendisini üzüp hayal kırıklığına uğratan ve kalbini kiran sevgilisini annesine şikâyet eder. Tangonun ismi “Anneme” dir.

Hazırlayan: Şule ve Aydoğan Arkış

Exit mobile version