Tangoda Kadın ve Erkeğin Rolü

0
271

Tangoda Kadın ve Erkeğin Rolü

Kadın ve erkek yapıları gereği farklı roller üstlenmiştir Tango’ da. Hepimizin bildiği gibi dansın temeli bir lider ve bir takipçi olmak üzere şekillenmiştir. Bunun en temel nedeni bir çiftli dans olmasıdır. Temelde iki kişinin dans ediyor olmasındandır. Ayrıca Tango’ nun bir sosyal dans oluşu, kalabalık grupların milongalarda rahat dans edebilmeleri için konmuş ronda kuralları gereğindendir bu.

İlk başta teknik açıdan değinelim…
Dans boyunca lider bir rolü, takipçi ise farklı bir rolü üstlenir gibi görünür. Lider, basitçe rondayı takip eden olsa da harekete yön verendir. Beden hafızasına yerleştirmiş olduğu figürleri pistin akışına ve yoğunluğuna göre kullanır. Başka bir açıdan lider sonucu öngörerek hareket eder. Yönleri belirler, bir ronda da dönerken ve aynı zamanda kendi yörüngesinde rahatça takipçinin süreci değerlendirmesini sağlar.

Tangonun temelinde aslında kurallı bir rol üstlenme yoktur. Tabii ki bir kişinin basitçe ne yapılacağına karar vermesi gerekir. Ama hareketi belirleyen ve enerji ile bunu partnerine yansıtan lider artık takipçidir. Takipçi lider olur.

Bu konuya açıklık getireyim. Erkek figüre karar vererek aklındaki hareketi enerji olarak kadına yansıtır. Bu noktada erkek lider olarak enerji verirken bu etkiye gelen tepkiyi yani kadının enerjiyi harekete dönüştürüşünü takip eder. Çünkü erkek konuşur ve peşi sıra kadın konuşur. Dün bahis ettiğim diyalog ve empati varsa dans da oluşur.

Dansı sadece lider kontrol etmez. Takipçiler aynı zamanda farklı yönlerden gelen ve liderin algısı dışında gelişen durumlar için süreci durdurur ve lider olabilir. Lider dansı yönettiği için, yani harekete yön veren olduğu için bu anlamda bir sorun yaşanmaz.

Burada şöyle bir detayı anlatmak isterim. Dansta çizilmiş kesin, kati kurallar yoktur. Dansın niteliği gereği, dış etmenler gereği lider takipçi, takipçi ise lider olabilir.

Peki duygusal açıdan ne oluyor….

Bu herkese göre değişir….

temelde deneyimlerime göre şunu söyleyebilirim. Empati, diyalog, konuşmak ve dinlemek, gerektiği yerde ve gerektiği kadar karşımızdaki insanı daha iyi anlamamızı sağlar. Herhalde dünyada çok az dansta iki insan, birbirlerinin isimlerini bilmeden kalp atışlarını hissedecek kadar yakın dans edebilir. Bunun değerini bilmek çok önemli bir nokta.

Sarılmak, teslimiyet, önyargısız ve duygularını özgürce yaşamak sadece Tango’ da değil her dansın temelinde mevcut. Sarılmak ve/veya teslim olmak illaki somut olmak zorunda da değil. Müziğe, onun rehberliğine teslim olmak, kadın ya da erkek, lider ya da takipçi olmaksızın her dansçının isteyeceği şeydir. Teslimiyet; düşüncelerin olmadığı durumlarda duyguların yaşanması bana göre.

Şahsi fikrim: Tango’ da kadınlar zarafeti simgelerken, erkekler dirayeti simgeler. Erkek her verdiği enerji ile dans ettiği kadının hareketleri yaratışını seyreder. Düşündüğünü hayata geçiren kadındır.

Kadın yaratmanın ne demek olduğunu bilir, yaratılışı gereği.

(Bu arada kadın bir şeyleri yaratırken erkek hiçbir şey yapmıyormuş gibi düşünmek yanlış olur. Fakat erkek ne yapacağını bilir ve hesaplarken kadın bilmeyerek ve o an yaşayarak yapar…)
Kadın ve erkek eşit değildir… Birleştiklerinde eşit olurlar…