‘Buluşma’ Açıkhava’da
Reunion (Buluşma) 1985 yılında ilk kez birlikte çalan Gary Burton ve Astor Piazzolla beşlisinin gene Piazzola müziğiyle bir araya gelmesini simgeliyor. Onun anısına adanan ‘Reunion’, 6.ölüm yıldönümündeki konserle sunulacak.
4 Temmuz 1998 Cumartesi akşamı ünlü caz vibrafonisti Gary Burton’ un Astor Piazzolla kenteti eşliğinde ve Yapı Kredi Sanat Festivali çerçevesinde, Açıkhava Tiyatrosu’nda bir konseri var. Konserin adı: Buluşma (Reunion). Aynı müzisyenlerden oluşan grubun bu yıl satışa çıkan ve aynı adı taşıyan bir CD’leri de var. Reunion, 1985 yılında ilk kez birlikte çalan Gary Burton ve Astor Piazzolla beşlisinin gene Piazzolla müziği ile tekrar bir araya gelmesini simgeliyor. Ama çok önemli bir kayıpla: Modern tangonun yaratıcısı Piazzolla artık aramızda yok. Konser günü olarak özellikle seçilen 4 Temmuz tarihi ise Astor Piazzolla’nın ölümünün 6. yıldönümü.
Dünyanın önde gelen caz müzisyenlerinden ve vibrafonun çağdaş önderi sayılan Gary Burton, 30 yılı aşkın bir süredir kayıtlar yapmakta ve konserler vermekte. 17 yaşında gitarist Hank Garland ve Chet Atkins ile ilk plağını yapan Burton, 1964- 1966 yılları arasında Stan Getz Dörtlüsü ile çalışmıştı. 3 kez Grammy Ödülü alan sanatçı, 1968’de Downbeat dergisi tarafından en iyi vibrafoncu ödülünü kazanır. İcracı kariyerine ek, bir müzik eğitmeni olarak da saygı gören Burton, halen dünyanın en büyük müzik okullarından biri olan Boston’daki Berklee Müzik Koleji’nin yönetici başkan yardımcılığı görevini de sürdürmekte.
Mutluluk ve hüzün bir arada
Gary Burton, tango ve Astor Piazzolla ile ilk kez 1965 yılında Stan Getz grubuyla geldiği Buenos Aires’te tanışır. Stan Getz, 676 adlı bir gece kulübünde çalmaktadır ve Piazzolla onun çalışını çok beğenir. Bir anısında ”Burton’u dinlerken, kendimde benim bile tanımadığım bir Piazzolla keşfettim” diye yazıyor. İki sanatçı yaklaşık 20 yıl sonra Paris’te tekrar karşılaşırlar, ikisi de ilk izlenimlerini ve planlarını unutmamıştır. Birlikte yapabilecekleri müziği düşünürler. Aradan iki yıl daha geçer ve bir telefon görüşmesinin ardından çalacakları parçaları ve detayları görüşmek üzere Buenos Aires’te buluşurlar.
”Benim için tam bir sürpriz olmuştu” diyor Gary Burton. Piazolla onun çalacağı özel parçalar bestelemişti (ki bunların arasında Vibrafonisima da vardır). Daha önce tango olarak bir nota bile çalmamış olan Burton, kendini Piazzolla ve Yeni Tango Beşlisi ile yapacağı bir Avrupa -Japonya turnesinin içinde bulur.
”Şimdi hatırlıyorum da” diyor Burton, ”turneye çıkmadan önce, prova için New York’ta buluştuk, ama gördüm ki ben bu müzikten hiçbir şey anlamıyordum, şimdiye kadar hiç çalmadığım bir tür idi ve bu beni stres altına sokuyordu. Ama iyi veya kötü madem ki kararlaştırmıştık, bu iş olacaktı, yani yapacaktık…”
Böylelikle riskli başlayan girişim, başarıya dönüşür. Burton’un çalış biçimi heyecan ve ihtiras kazanır. Piazzolla müziği de (Piazzolla’ya rağmen) beklenmedik bir renk tonuna erişir. 5’li ise her zamanki gibi mükemmel performansını hafifçe değiştirerek çalınıştaki değişime uyar. Gary Burton-Piazzolla Topluluğu’nun asıl başarısı, 1986 Montreux Müzik Festivali’nde ortaya çıkacaktır. Kentetin gitaristi ve Piazzolla’nın 30 yıl birlikte çalıştığı Horacio Malvicino o günü şöyle anlatıyor:
”Festivalde Miles Davis’ ten sonra çalacaktık. Ve bu yeterince tehlikeye atılmaktı. Önce çıkmak ne kadar akıl kârı ise sonra çıkmak o kadar delilikti. O gece Davis çıktı, iki saat boyunca çaldı, dinleyiciyi göklere uçurdu… Sonra sıra bize geldi ve tümüyle sinirli bir hava içinde sahneye çıktık. Çaldığımız ilk on dakikada mutlak bir sesizlik vardı. Bu sessizliğin bir düş kırıklığı mı yoksa beğeni mi olduğunu kestiremiyorduk ve kendimizi çok kötü hissettik. Bu dehşet verici 10 dakikanın sonu şöyle bitti: Dinleyicilerin bir kısmı alkışlıyor, bir kısmı çığlık atıyor, büyük bir kısmı da ağlıyordu. Evet bu, Astor’un müziğinin bir niteliği idi. Mutluluk ve hüznü bir arada duyurabilmek…”
Turneden sonra da iki müzisyen, aralarındaki bağlantıyı sürdürür ve iki kez daha birlikte çalarlar. Boston’da ve Montreal Müzik Festivali’nde. Bu arada bir de plak kaydı yaparlar. Güney Amerika turnesi gibi bazı ortak projeler Piazolla’nın hastalanması ve ardından ölümüyle gerçekleşemez ne yazık ki.
Bitirilemeyen tasarılar…
13, 14 ve 15 Haziran 1996’da Buenos Aires Teatro Opera’da Astortango adı altında yapılan ve Piazzolla’nın eserlerinin çalındığı müzik şenliğine katılan 20 kadar Arjantinli tango sanatçısının yanında, müzik dünyasının Chick Corea, Gary Burton, Danilo Perez ve Walter Rios gibi ünlü müzisyenleri de davet edilmişti ve her biri kendi gruplarıyla Piazzolla’yı yorumladılar. Gary Burton da bu gecelerden birinde Panamalı piyanist Danilo Perez ile birlikte Piazzolla’nın ”Little İtaly 1930” adlı bir parçasını seslendirir. Festivalin belkemiğini oluşturan ”Yeni Tango Beşlisi” nin müzisyenleri ise değişik formasyonlarla bazı sanatçılara eşlik eder. İşte Reunion fikri bugünlerde doğar ve prodüktör Marcelo Morano tarafından bilikte bir plak yapma teklifi kentet elemanlarına ve Gary Burton’a götürülür.
En önemli nokta Piazzolla’nın yerine çalacak bandoneoncunun kim olacağına karar vermektir. Gary Burton olaya şöyle yaklaşıyor: ”Piazzolla öldüğünde gerçekten çok üzüldüm. Zira ikimizin bitiremediği yarım bırakılmış tasarılarımız vardı ortada. Her şey birden sona ermişti. Düşündüm ki önceki yıllarda Astor ile birlikte çalmak fırsatını bulduğum için çok şanslı idim ve bu çalışmalarla gerçekten büyük bir deneyim kazanmıştım. Bu yüzden böyle bir plak yapma düşüncesine, bu deneyimimi tekrarlamak ve onun müziğine olan borcumu ödeyebilmek için bir fırsat gözüyle baktım. Çalışmalar ve kayıt beklenen ciddiyette başladı, Piazzolla’nın bandoneon partisyonlarını Daniel Binelli ve Marcelo Nicinman değişimli olarak çalıyordu. Ama heyecanlı ve hüzünlü bir hava hepimizi sarmıştı. Astor sanki aramızda idi. Son çaldığımızda lider Piazzola idi ama şimdi durum gereği lider konumunda olan bendim, fakat zorluk şurada ki ben ne bir tango müzisyeni idim ne de bu camiadan biri. Önceleri gergindik ama ilk iki parçadan sonra hepimiz rahatladık.”
Plağa alınacak parçalar Burton, Morano, Malvicino ve Astor Piazzolla ile 40 yılı aşkın bir müzik beraberliği olan Horacio Ferrer tarafından seçilir ve 13 bölümden oluşan albüm ortaya çıkar.
Büyük olasılıkla da İstanbul konserinde çalınacak parçalar bu albümde yer alanlar olacaktır: Biyuya, Alegro Tangabile, Romance Del Diablo, Caliente, La Muerte Del Angel, Triunfal, Concierto Par a Quinteto vb. gibi.
İnanılmaz müzisyen
Konserde dinleyeceğimiz Astor Piazzolla Yeni Tango Beşlisi şu elemanlardan oluşmakta: Fernando Suarez Paz keman, Horacio Malvicino gitar, Pablo Zigler piyano ve Hector Gonzole bas çalıyor. Astor Piazzolla’nın yerine bandoneonda Marcelo Nicinman yer almakta.
Gene bir rastlantı olarak bundan tam 10 yıl önce bugünlerde, 5 Temmuz 1988’de İstanbul Müzik Festivali içinde -Nicinman dışında – aynı müzisyenlerden oluşan bu kenteti ilk kez dinlemiştik. Bu bizler için de bir ”buluşma” olmakta. Büyük Usta’nın benzersiz müziği ve Gary Burton’un ustaca katkıları acaba onun yokluğunu unutturabilecek mi?
Yazımızı gene Gary Burton’un sözleriyle bitirelim:
”Piazzolla müziği bende garip hisler uyandırıyor ve çalarken sanki yanıbaşımda görüyorum onu. Piazzolla ile çalışmaya ilk başladığımda bazıları bunun çok güç bir iş olduğunu ima etmişti. Ama ben onda mükemmel bir insan ve inanılmaz bir müzisyenin varlığını buldum. Benimle çalıştığı bütün zamanlarda bana karşı bir baba gibi sabırlı oldu, beni yüreklendirdi ve iltifat etti. Kendisiyle olan güzel anılardan başka bir şey gelmiyor aklıma.
Bir çemberin kapanması gibi bağımızı tamamlayan, Piazzolla’ya olan saygımı belirten ve onun anısına adadığımız bir çalışma bu.”
FEHMİ AKGÜN
Cumhuriyet Gazetesi 02.07.1998